İnanılmaz Örümcek Adam 2 Film Eleştirisi
“İnanılmaz Örümcek Adam 2”, bilimsel konseptlerin anlaşılması güç kavramlarıyla yüklü bir film. Bir kuantum filmi de denilebilir. Film, aynı anda hem eğlenceli hem de çok kötü olabilmeyi başarıyor. Senaryonun çok iyi olduğu söylenemez. Karakterler mantıksızca davranıyor ve sık sık duraklamalarla, hikaye sıkıcı bir hal alıyor. Fakat sıkıcı ve karışık her an için, küçücük bir eğlence patlaması var. Yönetmen Marc Webb, tam olgunlaşmamış fikirleri birarada tutarak bir bütün oluşturmaya çalışmış.
Filmde Peter Parker, şehirde ağlarını kullanarak dolaşırken, bir numaralı hayranı, aynı zamanda borderline kişilik bozukluğundan muzdarip hayranı Max’e çarpıyor. Max; kötü bir saç şekline sahip, kadınlarla pek anlaşamayan, tam bir işkoliktir. Bir gün elektrikli yılan balıklarıyla dolu bir tankın içine düşer ve elektrik enerjili “Electro”ya dönüşür. Electro, elektrik şebekesinden güç depolayan ve etrafa zarar vermeyi amaçlayan mavi bir yaratıktır.
Filmdeki bir diğer kötü karakter ise “Sullen Sulkenberger”. Sulkenberger, havalı yelekler giyen ve pahalı gözlükler takan biridir. Fakat aynı zamanda amansız bir hastalığın pençesinde ölmek üzeredir. Kendisini bu hastalıktan kurtaracak yegane şeyin, Örümcek Adam’ın süper kanı olduğuna inanmaktadır.
Andrew Garfield’ın canlandırdığı Parker ile Emma Stone’un oynadığı Gwen Stacy arasındaki aşk, filmdeki en güzel noktalardan biri. İkilinin New York’taki gezintileri gerçekten çok hoş. Stacy’nin hayatı Electo’nun yıldırımlarıyla tehdit edildiğinde, Parker büyük bir paniğe kapılır. Andrew Garfield bu paniği çok iyi yansıtmış.
“İnanılmaz Örümcek Adam 2”, Örümcek Adam karakteriyle gerçekten ilgili olduğu yerlerde sağlam bir film olarak görünüyor. Örümcek Adam’ın bir grup sivilin kurtardığı bölümler, süper kahraman filmlerindeki en iyi sahnelerden olmaya aday. Parker’ın ev hayatı ise, kederli May teyzesi ile sürpriz bir şekilde duygusallaşıyor.
Filmdeki asıl sorun ise senaryo kısmında. Çünkü bazı noktalar ezberci bir şekilde işlenmiş ve fazla ilgi çekici değil. Aksiyon sahneleri de filmi, bu durumdan tamamen kurtaramıyor. Filmin sonu ise diğer bölümlere oranla daha iyi. Bu da, filmin sadece sonuna ciddi bir emek harcandığı gibi bir izlenim yaratıyor.
Sonuç olarak, filmin tamamlanmış bir hikayeye sahip olduğunu söyleyemeyiz. Belki bir üçüncü filmde, eksik kalan kısımlar düzeltilebilir.
Siz filmi nasıl buldunuz ?